Millet olarak milli iradenin hayat bulduğu Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin açılışının 88. yıldönümünü büyük bir coşku ve gururla kutluyoruz.
Milletimizin çelikleşmiş iradesinin, mücadele azminin, özgürlük tutkusunun ifadesi olan Meclisimizin açıldığı 23 Nisan 1920 tarihi, bizim için çok önemli bir dönüm noktasıdır.
Toprakları işgale uğramış, esarete mahkum edilmek istenen Milletimizin yokluklar içerisinde var ettiği Meclisimiz, mili iradenin kalbinin attığı yer olmuştur.
Büyük Önder Atatürk'ün "en büyük eserim" diye övdüğü Meclisimizin açıldığı bu anlamlı gün, milletimizin kendi kaderine hakim olmak için başlattığı büyük ve onurlu yürüyüşün en önemli adımıdır.
Tam 88 yıl önce millet adına ülkenin kaderine el koyan Meclisimiz, destansı mücadele sonucunda ulusal direniş hareketini başarıya ulaştırmış ve Türkiye Cumhuriyeti'nin temellerini atmıştır.
Dünyada ilk ve tek kurtarıcı ve kurucu parlamento niteliğine sahip olan Meclisimiz, ülkemizin ihtiyacı olan atılımları hızla gerçekleştirmiştir.
Milletimizin hayat kaynağı olan Meclisimiz, ülkemizin temel sorunlarını çözme, demokrasiyle taçlanmış Cumhuriyetimizin tüm niteliklerini koruyup ilelebet yaşatma konusunda gayretle çalışmaktadır.
Açıldığı günden beri milletimizin kaderine yön veren Meclisimiz, sorunların çözüm adresi olmayı sürdürmektedir.
Milli iradenin rehberliğinde o zor günlerde Milletimizi bağımsızlığa kavuşturma başarısını göstermiş olan Meclisimizin bugün de çözemeyeceği hiçbir sorun yoktur.
Meclisimizin kurucu iradeden aldığı ilham ve güçle daha özgür, daha demokratik ve kalkınmış bir ülke olmamız için büyük bir özveri ve gayretle çalıştığı bilinmelidir.
Devletimizin bölünmez bütünlüğü, milletimizin huzur ve güveni için iktidar ve muhalefeti ile büyük sorumluluk gösteren Meclisimiz, sarsılmaz kararlığını bundan sonra da devam ettirecektir.
Meclisimiz bundan sonra da Cumhuriyetimizin 100. yıl vizyonuna yakışır önemli hizmetler yapacak, demokrasimizin daha da kökleşmesinde en büyük güç kaynağı olacaktır.
Cumhuriyetimizin kurucusu ve ilk Meclis Başkanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk, milli iradenin hayat bulduğu bugünü Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı olarak ilan etmiştir.
Çocuklara armağan edilen ve tek evrensel bayram olma özelliğini taşıyan 23 Nisan, Türkiye Cumhuriyeti'nin çocuklarımızın ve gençlerimizin omuzlarında yükseleceğine olan güçlü inancın ifadesidir.
Çocuklar sevgiyle büyüyen çiçeklerdir. Çocukların gülen yüzleri, sevinç içerisinde parlayan gözleri ve her zaman sevgiye gereksinim duyan sıcacık yürekleri, toplumun ortak umudunu yansıtmaktadır.
Türk Milleti'nin aydınlık yarınlarını müjdeleyen çocuklarımızın, güzel bir ortamda sağlıklı, eğitimli, mutlu ve özgür bireyler olarak yetişmeleri ve hiçbir sıkıntı çekmeden hayatlarını sürdürmeleri en büyük arzumuzdur.
Bu duygu ve düşüncelerle başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere Birinci Meclisimizin kahraman üyelerini ve milli mücadelede emeği geçmiş olan herkesi en derin saygı ve rahmetle anıyorum.
Bugüne anlam katan geleceğimizin güvencesi çocuklarımızın ve tüm milletimizin bayramlarını en içten duygularla kutluyor, sevgilerimi sunuyorum.
TBMM; 22.04.2008 |