Çiçek, Bakanlar Kurulu toplantısının ardından yaptığı açıklamada, dün Çanakkale Deniz Zaferi'nin 92. yıl dönümü olduğunu anımsatarak, Gelibolu Yarımadası'nda yapılan çalışmalar ile ilgili derlendirmede bulunduklarını söyledi.
Çalışmalarda önemli mesafeler alındığını, şehitlere layık kapsamlı bir proje gerçekleştirildiğini anlatan Bakan Çiçek, ilgili bakanların çalışmalarını aralıksız sürdüreceklerini ve gelecek yıla yetiştirilmesinin hedeflendiğini dile getirdi.
2010 Avrupa Kültür Başkenti İstanbul
Bakanlar Kurulu toplantısında, 2010 yılının İstanbul'un Avrupa Kültür Başkenti olmasına ilişkin değerlendirme yapıldığını belirten Çiçek, bu projenin hem İstanbul hem de Türkiye için önemli olduğunu söyledi.
Projenin kapsamlı olduğu için mutlak suretle yasal bir dayanağının olması gerektiğini anlatan Bakan Çiçek, şöyle konuştu:
"Bir çok harcamalar yapılacak. bir çok ihale yapılacak. onun için bir yasal düzenleme icap etmektedir. Acaba her defasında bu tür uluslararası projeler için yasa mı çıkaralım yoksa bir çerçeve yasa mı çıkaralım ve Bakanlar Kuruluna yetki mi verelim diye üzerinde değerlendirme yaptık. Hepimizin kanaati, bir çerçeve yasanın çıkarılmasının daha uygun olacağıdır. Dolayısıyla böyle bir yasa çıkarılmış olacak."
17 İLE YENİ ÜNİVERSİTE
Bakan Çiçek, Milli Eğitim Bakanı'nın 17 ilde 17 yeni üniversite kurulmasına ilişkin yürütülen çalışmaya ilişkin Kurul'a bilgi verdiğini söyledi.Bakanlığın, kendi yönünden yürüttüğü çalışmaları tamamlayarak Başbakanlık'a gönderdiğini anlatan Bakan Çiçek, şöyle devam etti:
"Karaman, Ağrı, Sinop, Siirt, Nevşehir, Karabük, Kilis, Çankırı, Artvin, Bilecik, Bitlis, Kırklareli, Osmaniye, Bingöl, Muş, Mardin ve Batman'da üniversite kurulmasıyla ilgili çalışmaların geldiği noktayı Bakanlar Kurulu değerlendirmiştir. Başbakanlık da kendi yönünden işlemleri tamamladıktan sonra tasarıyı TBMM'ye sevk etmiş olacağız. Böylece 17 ilimiz daha üniversiteye kavuşacaktır."
17 yeni üniversite politik değil, ihtiyaç
17 yeni üniversite kurulmasının "seçim yatırımı" olarak görüldüğüne ilişkin eleştiriler hatırlatılarak yöneltilen bir soruya Çiçek, şu yanıtı verdi: "O zaman 2007'de ne yapıyorsak, bunun seçimle ilişkilendirilmesi gerekecektir. Bu doğru birşey değil. Her ilden üniversite talepleri var. Gençlerimiz, illerinde okuma imkanı bulamadıkları için şikayet ediyorlar. Kaldı ki bir şey daha var; Türkiye'de üniversiteye giden öğrenci sayısı başka ülkelerle mukayese edildiği zaman, son derece daha düşük seviyededir. Bunun artırılması hedefler içinde de Hükümet programlarında da var. Onun için bunu seçimle alakası yok. Zaten baştan beri 2007 yılında seçim olacak olsa dahi ki olacaktır, en önemli olaylarda bile biz popülist yaklaşım içinde olmadık. Her defasında mali disiplinden taviz vermeyeceğimizi, mali disiplini aynen uygulayacağımızı, uygulanmakta olan istikrar programından vazgeçmeyeceğimizi ifade etmeye çalıştık. Meseleyi politik olarak değerlendirmek yerine, bunu ülkemizin bir ihtiyacı olarak görmek gerekmektedir. Kaldı ki son zamanlarda görüyoruz ki eğitim yatırımlarına karşı vatandaşın katkısı artmaktadır. Dolayısıyla bir taraftan merkezi bütçeden, öbür taraftan mahalli katkılar ve hayırsever vatandaşların katkılarıyla bu eğitim meselesine hız kazandırmamız gerekiyor. Meseleye böyle bakmak daha uygun olur. Ama başka türlü değerlendirenler varsa onu da kamuoyu değerlendirir."
301. Madde
TCK'nın 301. maddesinde yapılması düşünülen değişikliklere ilişkin bir soru üzerine Bakan Çiçek, bu soruyu her hafta kendisine soranların değiştiğini, kendisi de cevabı verdiğini söyledi.
Hakkari Belediye Başkanı Metin Tekçe'nin, terör örgütü üyesi olmaktan 7 yıl 1 ay hapis cezasına çarptırılmasını, yaklaşan Nevruz Bayramı öncesinde nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine Çiçek, şunları kaydetti:
"Mahkemeler, karar verirken, özel bir takvimi hesaba katarak karar vermezler. Yani mahkemelerin kararlarıyla herhangi bir özel olayı veya özel bir tarihi ilişkilendirmek doğru olmaz. Yani 365 günün kendi açısından kendine göre bir anlamı var. Her günümüze de düşen önemli olaylar var. Yani mahkeme karar verirken, 'ben bu kararı veriyorum, 21'inde ne olur, önümüzdeki ayın 5'inde ne olur' diye hesabı yaparak karar vermezler. Dosya tekemmül etmişse, savcılık mutalaasını vermiş, toplanacak başka da bir delil kalmadıysa, hakim kararını verir. Yasamız, anayasamız bunu böyle ifade eder. Ben o dosyayı bilmiyorum. Ama aksine bir durum söz konusu olduğu zaman 'başka beklentileri hesaba katarak mahkemeler karar veriyor' demektir ki bu mahkemelerin bağımsızlığı ve yargılama süreciyle ilgili beraberinde bir çok soruyu da getirir. Onun için mahkemeler, herhangi bir gündeme bağlı olmaksızın dosya tamamlanmışsa kararını verir."
NEVRUZ
Bakan çiçek, bir soru üzerine yaklaşan Nevruz Bayramı'nda çıkabilecek olaylara ilişkin alınacak önlemlerin de değerlendirildiğini belirterek, şunları söyledi:
"Biliyorsunuz, Nevruz işi ilk defa oluyor değil. Her sene bu günü belli bir endişe ile beklemek doğru değil. Nevruz bir barış ve kardeşlik günü... Temennimiz hep böyle geçsin, böyle bir atmosferde cereyan etsin. Bunu arzu ediyoruz. Buna rağmen yasalara aykırı gösteri yapmak isteyen olursa, suç teşkil eden bir kısım beyanlarda faaliyetlerde bulunanlar olursa, devlet hiç şüphesiz bu konuda da kararlıdır. Gereği ne ise bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da yapmaya devam edecektir. Buradan vatandaşlarımızı, sağduyulu olmaya, olabildiğince bu provokatif varsa, olabilecekse eylemlere katılmamaya, yalan yanlış beyanların peşinden gitmemeye davet ediyoruz."
Bu konuda medyaya, güvenlik güçlerine kendileri de dahil herkese görevler düştüğünü dile getiren Çiçek, "geçtiğimiz yıllarda maalesef bazı illerdeki yasa dışı olaylar, maç nakledilir gibi nakledildi. Tabiatıyla basının yayınları, bizim beyanlarımız sadece Türkiye içinde değil, özellikle yurt dışından da bunlar izlenmektedir" dedi.
Bunun Türkiye üzerinde olumsuz imaj doğmasına etki ettiğini dile getiren Bakan Çiçek, bunun da başta turizm olmak üzere birçok konuda ülkeye zarar verdiğini dile getirdi. Onun için herkesin sorumluluk bilinci içinde hareket etmesi gerektiğini anlatan Bakan Çiçek, süreci böyle değerlendirmek gerektiğini söyledi.
Çiçek, "eğer yasa dışı birşey olacaksa, devlet bunun tedbirlerini çok önceden düşündü, planladı, en ince ayıntısına kadar bunun gereği de yapılacaktır. Temenni ediyoruz ki sizi, bizi, milletimizi üzecek bir gelişme olmaz, provokasyonlara da kimse alet olmaz. Buradan bir neticeye varmak da mümkün değil" diye konuştu. Bakanlar Kurulu; 19.03.2007 |